Gayya, sözlüklerde cehennem cukuru olarak gecen, rivayetlerde ise en tehlikeli ve can alici durak olarak ifade edilen yerdir. Yani, insan tabiatina aykiri olan her türlü fiil ile muhatap olan bireylerin icinde bulundugu yikici durumdur.
Gayya, inanclarin ve kavramlarin yozlasmasina göz yuman, ardi sira olusan ezberlerin ürettigi karanliga teslim olanlarin icler acisi halini yansitir. Bu, günümüzde Kavram ve Degerlerin yozlasmasi ile olusmus yapinin bünyesinde can cekisen, cözümsüzlüge hapsolan insanligi hatirlatan önemli bir kavramdir. Insanlik Gayya kuyusuna hapsolmus, kendilerini kurtaracak arindiricilari beklerken, yani basinda bulunan gerceklerin yozlastirilisina sessiz kalarak, cöküntü ve hezimeti hizlandirmaktadir.
Insanligin uyanisi, Gayya Kuyusunun farkindaligina eriserek, aydinliga kosmasi ve kavramlari dogru tanimlamasi ile mümkündür.
Kitabin amaci; Islamin; günümüzde Sömürü ve Emperyalizm ile celismeyen görüslerle iliskisi bulunmadigini ve bu dinin dayatildigi gibi evrenden kopuk bir diyalektige sahip olmadigini anlatabilmektir. En önemlisi de pratik dinsel eylemlerdeki carpitmalari gözler önüne sererek, toplumumuzun zihninde kümelenen sömürü mihraklarinca üretilmis geleneksel cözümlemenin temelsiz kaynagindaki suyu kesmektir.
Zihinlerde degisim baslamadikca, hicbirsey degismeyecektir...