Buraya ait olamamaktan yoruldum. Ama gidemiyorum da... Parise de ait degilim cünkü. Charles, Marcel, Evelyn, Margaret, hepsi baska bir yere ait olmanin güveniyle istedikleri yere gidebiliyorlar. Gittikleri yerde de durmayacaklar belli ki. Ben onlara benzesem de onlardan biri degilim. Aci bir tecrübe. Hayaletlerin nicin kimi binalarda hapis kaldigini simdi anladim. Ben ve benim gibiler bu sehrin hayaletleri. Melez mahluklar. Onlarsa seyyah. Coktan bitmis bir hikayeyi tekrar yasamak isteyen eglence düskünleri. Onlara bosuna kizdim Alex. Atese verdim her yeri. Öfkem kendimeydi, biliyorum. Hicbir yer yok benim icin. Onlari kiskaniyorum. Kendinden emin insanlari. Herkesin bir evi, bir topragi var. Ben gökyüzünde ucan kimsesiz bir tohumum. Bütün rahimler ölü benim icin.
Mesrutiyetin ilanindan sonra bir Fransiz gazetesi Türkiyede olup bitenleri ilk kaynaktan ögrenmek icin Istanbula muhabir göndermeye karar verir. Türk asilli bir Fransiz gazeteci bu ise talip olur ve köklerinin bulundugu sehre, Istanbula dogru yola cikar.
Gölgeler ve Hayaller Sehrinde, Osmanlinin bu calkantili dönemindeki toplumsal histerinin romani. Yabanci kaldigi ülkesinde olan biteni yabancilara rapor eden bir Türkün, bir yandan Osmanli toplumunun akil tutulmasini gözlemlerken bir yandan da kendi gecmisiyle yüzlesmesinin hikayesi.